“`html
29 Yaşındaki Doktor Gizem Demir’in Zorlu Mücadelesi
Henüz 29 yaşında olan Doktor Gizem Demir, hastalarına şifa vermeyi hayal ederken, birkaç ay önce aldığı lösemi teşhisiyle hayatı altüst oldu. Dr. Demir, Makedonya Goce Delcev Üniversitesi Tıp Fakültesi’nden mezun olduktan sonra 2022 yılında Erasmus programı ile İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi’nde intörn olarak çalışmaya başladı. Aile hekimliği kliniği açmayı ve uzmanlık sınavlarına girerek göz hekimi olmayı planlarken, boynunda fark ettiği bir şişlik onun hayatını köklü bir şekilde değiştirdi. İlk olarak enfeksiyona bağlı bir lenf büyümesi olabileceği düşünülse de, yapılan testler negatif çıktı. Bu durumu değerlendirirken, İstanbul Tıp Fakültesi’nden Genel Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Nihat Aksakal’a başvuran Dr. Demir, ameliyat olmaya karar verdi. Çıkarılan büyüyen lenf bezinin biyopsisi sonucunda “T hücreli Akut Lenfoblastik Lösemi (T hücreli ALL)” teşhisiyle karşılaşan genç hekim, şimdi çalıştığı hastanede hasta olarak tedavi bekliyor.
Üç Aydır Hastane Odasında Hayata Tutunuyor
Teşhisini aldığında, bir doktor olarak süreci çok iyi bildiğini vurgulayan Dr. Demir, “İlk başta uzun süre ağladım,” diyerek yaşadığı duygusal çalkantıyı dile getirdi. Hastanede uzun süreli kalacağı için duyduğu üzüntüyü ifade eden Dr. Demir, “O dönem intörnken hematoloji koridoruna sık sık göz atıyordum. Hastaları görünce, ‘Allah’ım onlara acil şifalar ver,’ diyordum. Şimdi ise o koridorda hasta olarak oturmuş durumdayım,” şeklinde konuştu. İlerleyen günlerde, hastalığına karşı pozitif bir bakış açısı geliştirmenin önemini vurgulayarak, “Şu anda üçüncü ayımı dolduruyorum ve kemoterapi sürecimin 30 gün içinde sona ermesini umuyorum,” dedi.
Şifa İçin Destek Çağrısı
Kemoterapi döneminin ardından uygun bir kök hücre donörü bulabilmesi halinde, ilik nakli hayalini kuran Dr. Demir, “Bu süreçten sonra sağlığıma kavuşmayı umuyorum. Özellikle 18-35 yaş grubundaki gençlere seslenmek istiyorum. Benim gibi, donör bekleyen birçok hasta var. 14 Mart, kök hücre bağışçıları için en güzel hediye olacaktır,” dedi. Meslektaşlarına da bu konuda bilinçlendirme çağrısında bulundu.
Akraba Dışı Donör Bulunması Gerekiyor
Dr. Gizem Demir’in tedavisini yürüten İstanbul Tıp Fakültesi Hematoloji Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Sevgi Kalayoğlu Beşışık, genç hastaya uygun doku grubunu bulmanın önemine değindi. “Genç hastalarda, kemoterapi uygulamalarının ardından doku naklinin gerçekleştirilmeli. Ancak tek kardeşi var ve doku grubu uyumsuz,” diyerek alternatiflerin hızla değerlendirilmesi gerektiğini belirtti. Ayrıca “Kök hücre bağışında Türkiye, diğer ülkelere göre geride. Dolayısıyla donör bulmamız elzem,” diye ekledi.
Kan Bağışının Önemi
Prof. Dr. Beşışık, “Kan bağışının yerini alabilecek bir ilaç yok,” diyerek kök hücre ve kan bağışının önemine dikkat çekti. “Hastalarımızın tedavisi için hem kök hücre hem de kan bağışına ihtiyacımız var. Hızla kaynağa ulaşmamız lazım,” dedi. Kök hücre bağışı için başvuruların nasıl yapıldığı hakkında bilgilendirme yaparak, “Donörler, kan vermek gibi basit bir işlemle bağışta bulunabilir,” diye vurguladı.
Son Anda Vazgeçmek, Hastaya Zarar Verir
Prof. Dr. Beşışık, bağışçı olmaktan vazgeçmenin, hastayı derin bir tehlikeye sokabileceğini belirtti. “Son anda vazgeçmek, hasta için ölüm anlamına gelebilir. Bu tür durumların yaşanmaması için vatandaşlarımızın dikkatli olması gerekiyor,” diyerek sonlandırdı.
“`
More Stories
Türkiye’nin gündemine oturan kedi ve yavruları artık sahipli: İsimleri de koyuldu
Aleviler ‘soykırım’ diyerek harekete geçti: AB ziyareti öncesinde Golani hakkında suç duyurusu
Katliam yasası cesaret verdi! Sancaktepe’de köpekleri öldürüp çöpe attılar